Çocukla Faaliyet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Çocukla Faaliyet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Mayıs 2013

KIRPIK KAĞITLARLA İNGİLİZCE ÖĞRENİYORUZ


Bu iş nasıl olacak dediğinizi duyar gibiyim. Çünkü bir dili küçükken öğrenmemişsek; yaş ilerledikçe iş daha zorlaşıyor. O nedenle çocuklarımızın büyüdüklerinde dünya vatandaşı olabilmeleri için;  en az bir  yabancı dili öğrenmeleri için elimizdeki tüm olanakları sunmaya çalışıyoruz.

Dil öğrenirken,  gramerle birlikte; çok sayıda kelime öğrenmek,  o dili okur, yazar ve özellikle konuşur olmak için olmazsa olmaz.  Kuzuş’un da sınıfı büyüdükçe öğrenmesi gereken kelimeler arttı ve zorlaştı.  Çocukluğumuzda   İngilizce kelime öğrenmek için önerilen yöntemlerden birisi, küçük kağıtların bir yüzüne İngilizce,  bir yüzüne Türkçe anlamını yazarak; bunları tombala torbasından çeker gibi, her ortamda çekip tekrar etmek  şeklinde bir öneriydi. Yaşınız ne olursa olursa olsun; yeni bir dili öğrenmeye çalışıyorsanız yararlı bir yöntem. Ben de zaman zaman uygulamışımdır.

Atmaya hiç kıyamadığım elişi malzemelerinin başında;  yapılan işlerin kenar ve köşelerinden artan renkli karton ve kağıt parçaları geliyor. Ben bunları bir sepette biriktiririm, bir gün lazım olur, diye. Rengarenk kartonlar. Çocuklar için beyaz kağıttan daha cazip olacağı kesin. Ben de, Kuzuş için, bunları eşit büyüklükte, KESİP, rengarenk hazırladım. Şimdi yeni kelimeleri bunların üzerine yazarak, kelime kartları hazırlıyor. Daha küçük çocuklar üzerine resim de çizebilirler.





Ne kadar çok kelime; o kadar iyi yabancı dil..........


3 Mayıs 2012

ARKADAŞLIK BİLEKLİĞİ


Bu postadaki  çalışma misafir sanatçıdan. Kuzuş;(kendisi 11 yaşındaki kızım)  daha önceki yazımda bahsettiğim; takı yapma işini epey ilerletti. Aldığımız takı setinin içerisinden çıkan kolye uçları, sarı ve gümüş rengi zincirle kendisi ve arkadaşına bileklik yaptı. Keşke; bu güzel kolye uçlarından ayrıca satılsa. İşi ilerletip; kendim dökmeyi mi  öğrensem acaba. Üzerinde ‘made by love’ (sevgiyle yapıldı) diyor. Zaten arkadaşlığın özü de bu değil mi?   Her koşulda sevdiğimiz insanın yanında olmak; olabilmek, sevmek. Tek çocukların, sanılanın aksine, daha paylaşımcı olduğunu düşünüyorum. Onlar için arkadaşlar çok daha önemli. Geçen gün, tek çocuk, genç bir mimar arkadaşımla sohbet ederken; o da aynı şeyi söyledi. ‘Aslında biz daha paylaşımcıyız ‘ dedi. Psikologlar, pedagoglar ne der bilmiyorum ama; benim gözlemim böyle. Umarım Kuzuş ‘ta hayatı boyunca güzel arkadaşlıklar kurar.










Arkdaşlıklarınız daim olsun...

27 Nisan 2012

BONCUK KOLYE

Blogu açtığımdan bu yana ilk defa bu kadar ara verdim. Neyse sonunda yazabiliyorum. Daha önce bahsettiğim kızımla yaptığım Şirinler kolye yapımı ile başlayan takı yapma maceram(ız) ; Tchibo’dan aldığımız takı yapma setler ile biraz daha ileri bir aşamaya taşındı. İşi ilerlettik yani. Setin içerisinden çıkan tarifle Kuzuş’a kolye yaptık. Kıvırma,  kesme aletlerini kullanmayı denedik, öğrendik. Çok eğlendik. Sonuç hiç fena olmadı. Hatta Kuzuş işi ilerletip; arkadaşlarına iki çift kolyeyi kendisi yaptı. Kolyelerin arkasındaki kopçaları tutturmaya yarayan parçaların bit olarak adlandırıldığını, takı yapan bir komşumuzdan, öğrendim. Kutu yanlışlıkla devrilip, parçalar karışınca; bu parçaların gerçekten bit kadar küçük olduğunu ve çok doğru bir isimlendirme olduğunu anladım.
Bu arada sos tavasının saksıya dönüşüm macerası var. Yeşilliklerin çıkmasını bekliyorum. Ucunu görür görmez o çalışmayı da paylaşacağım. Yazamadım ama; boş da durmadım. Bİr de Antalya gezisi var ama; o kesip, yapılmadığı için blog temasına uygun bulunmadı bu seferlik (tarafımdan) . İşte eserimiz.

Takı Setimiz



El aletleri seti, takı seti ve eski kupa askısından takı askılığına dönüşen  takı taşıyıcı ve bizim takı klavuzu


Mutfakta düzen yazısında tezgahtan kalkan kupa askılığı; oldu takı askılığı



Keyifli uğraşlar....

13 Nisan 2012

ŞİRİN KOLYELER

Kuzuş bana benzemiyor. Biraz süslü. Orijinal tasarımlı  bileklik, kolye takmayı seviyor. Bazen beğendiği aksesuarları ve el yakan fiyatları görünce takı yapma işini ilerletme ( pardon başlama diyecektim)  kararı  alıyorum. Bu kolye iyi bir başlangıç oldu.   Şu ara sürpriz yumurta çikolataların içi Şirinler karakterleri ile doldurulmuş.  Evde onlarca oldu.  Küçük metal şirin kolyeler internette mevcut. 10marifette bir üye de bir kolye yapmıştı. Kafasını ısıtıp delerek yapmış. Bunlardan esinlenerek Şirinler kolyeleri yapmaya karar verdik. Babaya nasıl yapılacağını tarif ettik. Kafalarından ince uclu bir  bir matkap ile delip,  mumlu ip ile asma kısmı yapılacak dedim. 10 dakika sonra hazırdı.  Kuzuş bunu okula giderken ( serbest kıyafet gününde) taktı. Arkadaşları bayılmış. En sevdiği bir iki arkadaşına da  yapmak istedi. Baba seyahattte. Annenin neyi eksik. Çok şükür eli matkap tutar. Telefonla gerekli talimatlar alındı. Ama daha matkabın ucunu ince uçla değiştirirken bile çuvalladım. Ama azmin elinden bir şey kurtulmaz. Bir iki Şirin’in kafasını deldik. Böyle söyleyince biraz acımasızca görünüyor ama bu hayırlı bir iş için oldu. Bir elinizle matkabı tutarken, bir elinizle kücücük kafaya delik acmak çok kolay değil. Dikkatli olmak gerek. Mumlu ipi delikten geçirdik. Hızımızı almayıp üç tane yaptık. Ama en revaçta olan Şirine.  99 şirinle yaşıyor. Allah ona kolaylık versin. Az bulunduğu için çok kıymetli; biz de bir tane var.
Basit ama sevimli bir takı oldu. Benimde takı çalışmalarım böylece başlamış oldu.
















Azminizle dünyayı deleceğiniz günler dilerim....

27 Mart 2012

HEDİYE

Evin diğer reisinin doğum günü. Kuzuş babasına bir hediye hazırlamak istedi. Okul kantininden ahşap bir kutu almış. Babasına saatlerin koyabileceği bir kutu yapmak istedi. Eskiden kantinlerde sadece gazoz, tost, meyve suyu satılırdı. Onlar da çağa uymuş. Çocukların yaratıcılıları gelişsin diye olanaklar sonsuz. Hediyeyi yaparken ben sadece bir iki konuda  destek oldum. Önce  kutuyu güzelce beyaza boyadı. Biraz sabırsız. Öyle zımpara filan işlerine gelemiyor. ‘Bu zaten düzgün’ dedi.  İş onun işi;  karışmak istemedim. Daha önce yapımını anlattığım yöntemle BABA damgası hazırladık. İstediği yerleri boyadı. Ben sprey vernikle 2-3 kat vernikledim. Bir de buna uygun bir ambalaj kağıdı olsun istedi. Onu da damgalarla süsleyerek kendisi hazırladı. Aslında içine bir de kart yapmak istiyordu ama; vakti olamadı. Malum; şimdiki çocuklar da büyükler gibi; pek çok şeye vakit bulamıyorlar.  Hediye paket edildi. Babaya verilmeye hazır. Umarız beğenir.







 
Hediye Paket Kağıdı



Çok sevgili eşimin doğum gününü kutluyor, birlikte sağlıklı, mutlu, uzun ömürler diliyorum. Bu arada tüm tiyatro severlerin ve emektar tiyatrocuların Dünya Tiyatrolar günü de kutlu olsun…..

Tiyatrolu günler….

11 Mart 2012

ATIK PİL KUTUSU

Şimdiki çocukların çeşit çeşit  pilli oyuncakları var. Eğer doldurulabilir pil kullanmıyorsak; çok fazla pil çöpü çıkıyor. Bunları normal çöple karıştırmak çevreye inanılmaz zararlı iken; evde bir atık pil kutusu bulundurmamak  olmaz. Bizim evde Taşınabilir Pil Üreticileri ve İthalatçıları Derneği’nin  dağıttığı bir pil kutusu var. Evin baş köşesinde duruyor. Çünkü her nekadar bazı oyuncaklarda doldurulabilir pil kullansak da sayıları yetmediği için kullanılıp altılan pillerden de bolca tüketiliyor.  Kutu doldukça elektronik mağazalarının kapısında bulunan toplama  yerlerine götürüyoruz. Kuzuşun proje ödevi; topluma fayda sağlayacak   bir proje yapmaktı. O da evdeki  atık kutuyu yapışkanlı kağıt ile kaplayarak, okuluna pil geri dönüşüm kutusu yaptı. Hem el becerisi gelişti; hem de işe yarar bir iş yapmanın mutluluğunu yaşadı. Ben ufak tefek yardımlarda bulundum.  Birlikte güzel vakit geçirdik. Ne demişler ağaç yaşken eğilir.

Evdeki pil kutusu


Kuzuş'un okul için yaptığı pil kutusunn yapım aşamaları aşağıda...






Temiz cevrelerde yaşayabilmek dileğiyle...