10 Şubat 2012

ŞAŞKIN'IN YATAĞI

Öncelikle blogumun açılışına gösterdiğiniz ilgiye, desteklerinize çok teşekkür ederim. 
Bugün size Şaşkın’ın yatağından bahsedeceğim.  Şaşkın bizim  6 yaşındaki Tekir cinsi kız kedimiz. Veterinerin söylediğine göre bu  tür CİNS OLMAYAN  kedileri  pek kimse almak  istemiyormuş.   Tekir bir cins değil sanki. Çok bulunan bir cins demek isteniyor herhalde. Veterinerin önerisi ile, Selim benim haberim olmadan bu kediyi alıp,  gelmişti.  Evdeki düzenin ne kadar demokratik olduğunu fark etmişsinizdir herhalde.   Zeynep  zaten bayıldı.  Şaşkın gelene kadar; tüm hayvanları sevmeme rağmen; onları elime alamayan ben;  şimdi kanka olduk.  Acıkınca üzerimiz tırmalayan, sürekli aç, komik bir kedi. İsmini gelir gelmez   ( 45 günlüktü) kızım koydu.  Bence çok da yakıştı. Adının hakkını veren bir kedi.

Kediler sıcağı çok seviyor. Şaşkın’da öyle.  Ben şöminenin önündeki tabureden kalkar kalkmaz, hemen benim yerime geçiyor. Yerimde gözü olan bir kedimiz var. Bir kedi sepeti almıştık. İçine minderi ben dikeceğim diye tutturdum. Neyse; evde daha önce koltukların üstüne serdiğim, üzeri  gül şeklinde tüylü,  yeşil, son zamanlarda pek çok dekorasyon objesinde (yastık, örtü vs)  kullanılan  bir kumaş vardı. Hatta; marka bir mağazada, bundan yelek yaptıklarını gördüm. Bende yapmak üzere beyaz rengini ve astar aldım ama yapamamıştım. Üste yeşil olan koltuk kumaşını,  alta da sarı bir polar kumaş   koyarak sepetin şekline göre makinede diktim.  Bu tüylü kumaşı makine dikmek burada söylendiği kadar kolay olmuyor. En azından benim için. Ben makine ayarlarını tam olarak bilemediğimden rahmetli anneciğimin eski Singer makinesinde epeyce bir debelendim.


Yastıklara gelince; yiğenimin Fen ve Teknoloji ödevi için bir maket koltuk  tasarlanmıştı . Biliyorsunuz bazı ödevler zorlukları nedeniyle ailece yapılıyor. Anne ve babasının yardımıyla koltuk yapıldı.  Ben pek karışmak istemesem de; “çocuk kendi kendine yapsın”   filan desem de;  bazen mecbur kalıyoruz işte. Konu zor da ondan…..

Ben de yiğenime “Halam ben buna yastık dikeyim” dedim.  Maket koltuğa yastık. İnsanın mimar halası olunca böyle ilginç öneriler olacak tabii….Ve aynı tüylü kumaşın beyazından (benim yelek için aldığım kumaş oluyor) yastıkları dikip, düğme ve kendi işlediğim kalp ve çiçeklerle bu  minik yastıkları süsledim. Ebatları yaklaşık 10 x 10 cm.  Ödevin işi, bitince  yastıklar bize geri döndü. Ben de onları Şaşkın’ın yatağına koydum. Şimdi hem dekoratif yastık; hem de Şaşkın için oyuncak.  Bazen yastıkları evin çeşitli yerlerinden topluyorum. İşte bizim kedi yatağı maceramız da böyle.






İyi uykular Şaşkın


Köpeğe de  palto da yapmıştım. Onu da bir başka mesajda anlatırım artık.
Size keyif verecek, güzel uğraşlı günler dileğiyle.....



1 yorum:

  1. Yine döndü dolaştı suç bana kaldı.. :)
    Şaşkın, rengarenk (üç ana renk ve bu ana rengin çeşitli tonları)tüyleri ile eve renk getirdi..
    Demokrasi her zaman geçerli olmuyor, reis karar verir diyerek, eyleme geçmek gerekiyor, bürokratik izinler bazan uzuyor.. :)
    Gerard Van Es isimli Hollandalı (Rahmetli) arkadaşımız vardı ve derdiki "Yüreğinde hayvan sevgisi olmayanın, insan sevgiside olmaz"..
    Bilge'ninde gizli duyguları böylece açığa çıktı, şimdi gerçekten kanka oldular.. Resimlerini paylaşacağımdır..

    YanıtlaSil