8 Şubat 2012

MERHABA

Salı
Bugün günlerden Salı . Aslında Salı günü hiçbir işe başlamamak gibi bir kararım var. Çünkü Salı sallanıyor. Proje ve inşaat işlerimizden biliyorum. Ne zaman Salı bir işe başlasak mutlaka iş uzuyor veya problemler çıkıyor. Batıl gelebilir ama; inanç işte.  Belki bloğu yarın açarım.
Yukarıdaki satırları  yazmaya yaklaşık 1 ay önce  önce bir Salı günü başlamıştım. Sonra blogu ertesi gün (Çarşamba günü açtım)  ancak;  yazıyı, bir ay sonra postalamak mümkün oldu. Benden nasıl blog yazarı olacak merak ediyorum.  Gördüğünüz gibi Salı yine sallandı.
Nerede kalmıştık?
Amerika’nın iyi yaşam gurusu olarak anılan Martha Stewart’ın TV programlarını bazen izliyorum.  Güzel elişi proceleri var. Biz bina işleri için proje diyoruz; buna proce mi desem acaba-Zihni Sinirden mi esinlendim ne? Neyse;  Martha’yı izle izle nereye kadar. Eğer bu kadar seviyorsam bir yerden bu elişi procelerine başlamam gerek. İki yıl önce Teknik Müdür’lük, Koordinatörlük,  Yürütme Kurulu üyeliği gibi mimar olarak yaptığım görevlerimden emekli olmaya karar verdiğimde Türkiye için yeni, yapılmayan hobileri öğrenmek, tanıtacak, öğretecek atölye çalışmaları yapmak, onlarla ilgili malzemeleri önce ithal edip;  sonra üreterek, satışını yapmak gibi bir hedefim vardı. Bu merak kızımın küçüklüğüne dayanıyor.  Şu anda 11 yaşında olan kızımla küçükken yapmayı en sevdiğim işlerden birisi; onunla internetten birlikte yapabileceğimiz elişi çalışmalarını incelemek ve yapmaktı.  Yaban ellerdeki malzeme çeşitliliğini görünce insan neden benim memleketimde yok diye hayıflanıyor. Tabii sorunun cevabı basit. Güzel Ülkemde insanların büyük bir bölümü karnını doyurma telaşında. Hanımlarda en ekonomik şekli ile örgü, nakış gibi hobilerle ilgileniyorlar. Çünkü elde edilen ürün daha fazla işe yarar gibi görünüyor.  Şu elişi olayına bu kadar felsefi ve sosyolojik açıdan bakacağım aklıma gelmemişti. Ardı önü; el işi yapıp, keyifli vakit geçirip, bir hobiye sahip olacağız.   Tüm incelemelerime,  internette bu konuda yaptığım sörflere rağmen; emekli olduğumdan bu yana yaptığım bir- iki tasarım ve proje dışında herhangi bir projem  yok. İşte yaptığım çalışmalardan ilki.

Antalya'da deniz kenarında topladığım taşlar
Geçen yıl yılbaşında (bir önceki) 3 tane yaptım. Kendimize, Nebahat Anne ve Fusun Ablaya ve kardeşimlere… Hepimiz hala bu yılbaşı süsünü  , ikinci yılbaşı geçmesine rağmen;  yemek masasının yanındaki konsolun üzerinde aksesuar olarak kullanıyoruz. Bakalım ilk eserimi beğenecek misiniz?   Geçen yılsonu bize gelen bir arkadaşım da beğendi. Ona yılbaşından önce yapma sözü vermiştim. Tüm malzemeleri alındı. Dalları yakındaki parktan seçildi, kurutuldu.  Ne yazık ki; yılbaşından önce tamamlanamadı. Bir de o güzel süsleri tekrar bulamayınca, biraz hevesim kaçtı. Neyse yine de söz verdim. İlk fırsatta yapacağım. Belki artık nasıl yaptığımı da bloğumda paylaşırım. Kırmızı ve gümüş rengi, doğal taş, ahşap süslerle güzel olmamış mı?

Geçen yıl Şubat ayında yurt dışında yaygın olarak bilinen bir hobi Scrapbook’a kafayı taktım.  Türkçeye ‘kırpıntılarla yapılan kitap filan’ gibi çevrilebilir de çok uzun olur.  Bazı yerlerde Fotoğraf süsleme diye de çevrildiğini gördüm.  İşin aslı, sizin için önemli olan bir anı yansıtan  bir veya birkaç fotoğrafı  30 x 30 cm(12”x 12”) veya  12 x 12 cm (8”x 8”)  asitsiz kağıtlara; belli bir kompozisyon içerisinde yapıştırarak; onla ilgili objeler ile süsleyip, etiketleyerek  albüm yaprakları oluşturmak. Aklınıza gelebilecek pek çok obje süsleme malzemesi olabiliyor.   Stikırlar (buna da yapışkanlı resim mi desek acaba), kağıt ve kabartma çiçekler, kurdeleler, etiketler, yolculuklardan kalan tren otobüs, biletleri, anı objeleri………
Bu kâğıtları ve süsleme malzemelerini internet üzerinde bulmak, temin etmek mümkün. Gerçekten yapması çok eğlenceli.  Bu dijital çağda artık baskı fotoğraf olur mu dememek gerek. Çok güzel bir hediye ve torunlara bırakacak değerli bir anı olur diye düşünüyorum. Hoş, dijital Scrapbook siteleri de mevcut. Aynı işi bilgisayar ortamında da yapabileceğiniz siteler mevcut.  Scrapbook kelimesine ne desek bilemedim. Google çeviride karalama defteri, kupürler albümü gibi ifadeler var ama; yapılan işi çok iyi anlatmıyor gibi geldi. Fotoğraf bezeme, süsleme olabilir. Türk Dil Kurumu bir kelime bulana kadar scrapbook mu desek acaba?
Kaynak: www.scrapbook.com Tasarım: Gerry V. Vent
Kaynak: www.scrapbook.com Tasarım Amber Boren


Çeşitli sitelerden alınmış bazı örnekler sanırım bu uğraş hakkında bir fikir verir.  
Bu konuya kafayı takınca;  Amerika’dan bazı Scrapbook kağıtları ve süsleme malzemeleri satın aldım. Ne özelliği var da Türkiye de yapılamıyor diye merak ettim. Hem kendim yapar;  hem yapmak isteyenlere malzeme temin eder; sonra da yapılabileceklerin üretimini yaparım düşüncesi ile KESİPYAP diye bir marka oluşturdum. Yukarıdaki logoyu tasarladım ve www.kesipyap.com  alan adını aldım. Amacım sadece Scrapbook için değil;  kesilip yapılan çeşitli hobiler için  hem öğreten; hem de malzeme, bitmiş ürün  temin edilen bir site oluşturmaktı.  Ancak sonra; bildiğin iş en kolay iştir prensibinden hareketle kendimi inşaat ve proje işlerine kaptırmış olarak buldum. Yılsonunda da sağlık sorunları filan derken;  scrapbook malzemelerini bodrumda kendi kaderine terk ettim (etmiştim).    
Bir iki ay öncesinde hobi işlerine olan merakım yeniden depreşti. Sanırım bu bir virüs ve beni etkisi altına aldı. Bu kez  kağıt kesme ve kabartma makinesine kafayı taktım. Makine demek ne derece doğru bilemiyorum. Aslında  el  aleti  demek gerek. İnceledim. Bazı kalıplar yardımıyla kağıdı, eva süngeri, kartonu, keçeyi vb pek çok malzemeyi şekilli kesip, çeşitli elişi çalışmaları yapılabiliyor. Kartlar, çiçekler, kutular…….Amerika ve Avrupa’da oldukça popüler. Bizde  kağıttan yapılan hobiler yeni yeni öğreniliyor. Sanırım genç nesil için cazip  bir hobi olacak. Makineyi almaya kafaya takınca; gözüme kestirdiğim bir ürünü İngiltereden temin edebilir miyim diye Avrupadaki satıcısına yazdım. Onlar İstanbul’daki ithalatçının ismini verdiler. Ankara’dan İstanbul’a  giderek ürününü gördüm. Selim (evin diğer reisi) de benle geldi. Bu çatlak kadın paraları nereye yatıracak acaba diye merak etti herhalde.  Fikrini sorduğumda “İstiyorsan al.  İçinde kalmasın. Denemeler yaparsın “ diyerek bana destek verdi. Ama öyle böyle değil. Benim gibi emekli bir mimar için bayağı maliyetli.  Acaba hobi için bankadan kredi mi alsam diye düşünürken; iyi olacak hastanın ayağına doktor geldi.  Tesadüfen Ankara’da başka bir markanın kesme, kabartma aletinin daha uygun fiyatlı olduğunu gördüm. Başlangıç için iyi olacağını düşünerek onu aldım. Hem bütçem de fazla zorlanmadı. Bu konuda makineyi temin ettiğim Firma gerçekten ilgili davrandı. Onların kağıt ile yapılan hobiler konusunda epey yol almışlar.
Jeart marka kağıt kesme ve kabartma makinem küçük atölyede yerini aldı.


Hatırı sayılır sayıda da kalıp aldım. Kalıpları da diğer ürüne göre daha makul fiyatlı.  Kesme ve  kabartma makinesini alınca ve bu işlere vakit ayırmaya karar verince; öncelikle çatı katındaki masa ve kütüphanede bazı düzenlemeler yaptım.  Elişi malzemelerini masanın etrafında kolay ulaşılabilir yerlere koydum. Scrapbook malzemelerini de bodrumdan çatıya terfi ettirdim.


Çatıda son durum



Kızımla ve  onun arkadaşları ile sömestr tatilinde çok güzel vakit geçirecek atölye çalışmaları yaptık. Daha sonraki mesaj da bazı çalışmalarımızı paylaşırız. Çünkü açılış mesajı çok uzun oldu. Eğer hala bloğu terk etmediyseniz sabrınıza teşekkür ederim.
 
Bakalım Bilge’nin hobi işi nasıl bir süreçte gelişecek. Yoksa daha önce olduğu gibi; profesyonel hayata (mimarlığa)  yenik mi düşecek.   Umarın blog yazarı olmanın gereği olarak süreleri çok uzatmadan hobiler, günlük hayat, el işleri, çocuklar ile ilgili  paylaşımlarım, sizin içinde,  günlük koşturmacalar arasında güzel fikirler bulabileceğiniz bir alan, izlenecek bir blog olur.
KESİPYAP bloğuna’ Hoşgeldiniz’.



4 yorum:

  1. merhaba,hayırlı olsun blog unuz..yazılarınızın ve ürünlerinizin bol olması dileklerimle...selamlar...

    YanıtlaSil
  2. Hayırlı olsun, o hapishane kaçkınını izleye izleye, o yaparsa ben haydi haydi yaparım dedin ve hobini seçtin. Dilerim yorulmadan, üzülmeden güzel eserler oluşturursun..

    YanıtlaSil
  3. Şuna baktım ,buna bakmadım derken blog başı yapmışım meğer.Güzel bir iz bıraktı oruç vurgunu beynimde.
    5Haziranda bıraktığınız yazıların devamını kaçırmamak için blog listeme ekledim. Umarım günler ve gelişmeler yazma arzunuzu geri getirecek güzellikte olur ben de sizi izlerim diyerek sevgiler yolluyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel yorumlarınız için teşekkür ederim. Sonunda döndüm. Yorumunuza da atıfta bulundum. http://kesipyap.blogspot.com/2013/07/yeniden-merhaba.html

      Sil