Bizim evin bir delikanlısı var.
Adı Efe. Kendisi bir Alman Kurdu. Hayvanları her zaman çok sevmeme rağmen; 2006 yılında evimize gelen 45 günlük tekir kedimiz Şaşkın ve 2008
yılında, Kuzuş ve evin diğer reisinin,
benim bir iş seyahati sırasında yokluğumdan faydalanarak getirdikleri bebek Alman Kurdu köpeğimiz Efe gelene kadar,
ilişkim mesafeliydi. Yani şöyle
söyleyeyim, küçükken evimizde bulunan kanaryayı bile tutamaz, uzaktan
severdim. Ama şimdi her ikisi ile de
kankayız. Demek ki, yapamam dememek gerekiyor. Aslında kedi, köpek korkusu
olanlar, bunu çocuklukta mı öğreniyorlar, mahalle baskısı mıdır bunun sebebi,
yaşanan kötü bir deneyim mi bu korkuyu
ortaya çıkarıyor bilmiyorum ama; her ikisinin de dost hayvanlar olduğunu
söyleyebilirim. Efe parkta top ile oynamayı seviyor. Tenis toplarını atınca,
onları yakalayıp getirmek onun için eğlenceli bir oyun. Daha önce tenis topu
çantası vardı. Kaybolunca IKEA’dan
aldığım %100pamuk üzeri akrilik kaplama kumaş ile ona bir top torbası diktim.
Renk çok siyah olduğu için, bir tarafını ters kullandım. Bu kumaş kenar dikişi
gerektirmiyor ve suya dayanıklı. Kırmızı renklisinden yaptığım bir küçük çantayı da bir
dahaki postada paylaşırım.